Şeker Hastalığı (Diyabet) Nedir? Şeker Hastalığı Belirtileri Nelerdir?

Şeker hastalığı, tıbbi adıyla diyabet, vücudun kan şekeri (glikoz) seviyesini düzenleyememesi sonucu ortaya çıkan kronik bir metabolik hastalıktır. Diyabetin iki ana türü vardır: Tip 1 diyabet ve Tip 2 diyabet. Tip 1 diyabet, vücudun insülin üretememesi durumudur ve genellikle çocukluk veya gençlik döneminde başlar. Tip 2 diyabet ise insülinin yeterince etkili kullanılamaması (insülin direnci) ile karakterizedir ve genellikle yetişkinlik döneminde görülür. İnsülin, kan şekerini hücrelere taşıyarak enerji üretiminde kullanılan bir hormondur. Diyabetin kontrol altına alınmaması, kalp hastalıkları, böbrek yetmezliği, sinir hasarı ve görme kaybı gibi ciddi komplikasyonlara yol açabilir.

Şeker Hastalığı Belirtileri Nelerdir?

Diyabetin belirtileri, vücudun yüksek kan şekeri seviyelerine verdiği tepkilerle ortaya çıkar. En yaygın belirtiler şunlardır:

  • Aşırı Susuzluk (Polidipsi): Kan şekeri seviyeleri yüksek olduğunda, vücut daha fazla sıvıya ihtiyaç duyar, bu da sürekli susuzluk hissi yaratır.
  • Sık İdrara Çıkma (Poliüri): Vücut, fazla şekeri atmak için daha fazla idrar üretir, bu da sık tuvalete gitmeye neden olur.
  • Aşırı Açlık (Polifaji): Hücreler yeterince enerji alamadığı için kişi sürekli açlık hissedebilir.
  • Yorgunluk ve Halsizlik: Vücut, glikozu enerjiye çeviremediği için sürekli yorgunluk hissi yaşanabilir.
  • Ani Kilo Kaybı: Özellikle Tip 1 diyabette, vücut enerji elde etmek için yağ ve kas dokusunu kullanmaya başlar, bu da ani kilo kaybına yol açabilir.
  • Bulanık Görme: Yüksek kan şekeri göz merceğinde sıvı birikmesine neden olabilir, bu da görme sorunlarına yol açar.

Bu belirtiler fark edildiğinde bir doktora başvurulmalı ve kan şekeri seviyeleri kontrol edilmelidir. Erken teşhis ve tedavi, diyabetin ilerlemesini önlemek ve komplikasyonları engellemek açısından çok önemlidir.

Diyabet (Şeker Hastalığı) Nedenleri Nelerdir?

Diyabetin nedenleri, hastalığın tipine göre değişiklik gösterir. Tip 1 diyabet, bağışıklık sisteminin pankreastaki insülin üreten hücrelere saldırarak yok etmesi sonucu ortaya çıkar. Bu otoimmün süreç, genetik yatkınlık ve çevresel faktörlerle tetiklenebilir, ancak tam nedeni tam olarak bilinmemektedir. Tip 1 diyabet genellikle çocukluk veya gençlik döneminde başlar.

Tip 2 diyabet ise insülin direncine bağlı olarak gelişir. Bu durumda, vücut insülin üretmeye devam etse de hücreler insülini etkili bir şekilde kullanamaz. Tip 2 diyabetin en yaygın nedenleri arasında genetik yatkınlık, obezite, hareketsiz yaşam tarzı ve kötü beslenme alışkanlıkları yer alır. Özellikle yüksek kalorili ve işlenmiş gıdalarla beslenme, diyabet riskini artıran önemli faktörlerdendir. Ayrıca yaşın ilerlemesi de diyabet riskini yükselten bir unsurdur.

Diyabet (Şeker Hastalığı) Çeşitleri Nelerdir?

Diyabetin başlıca iki türü vardır: Tip 1 Diyabet ve Tip 2 Diyabet. Tip 1 diyabet, bağışıklık sisteminin pankreastaki insülin üreten hücrelere saldırarak bu hücreleri yok etmesiyle oluşur. Bu durumda vücut hiç insülin üretemez ve hastalar yaşam boyu insülin tedavisine ihtiyaç duyar. Genellikle çocukluk veya gençlik döneminde başlar ve hızlı bir şekilde belirtiler verir.

Tip 2 diyabet ise vücudun insülin üretmeye devam etmesine rağmen hücrelerin bu insülini kullanamamasıyla, yani insülin direnciyle ortaya çıkar. Tip 2 diyabet, yetişkinlerde daha yaygındır, ancak son yıllarda obezite ve hareketsiz yaşam tarzı nedeniyle çocuklarda da görülme sıklığı artmaktadır. Ayrıca, Gestasyonel Diyabet olarak bilinen, hamilelik sırasında gelişen geçici bir diyabet türü de vardır. Hamilelik sonrası genellikle kaybolur, ancak hem anne hem de bebek için ilerleyen dönemlerde Tip 2 diyabet riskini artırabilir.

Diyabet (Şeker Hastalığı) Tanısı Nasıl Konulur?

Diyabet tanısı, kan şekeri seviyelerinin ölçülmesiyle konur. Diyabet şüphesi olan hastalarda genellikle üç ana test yapılır: Açlık Kan Şekeri Testi, Oral Glukoz Tolerans Testi ve HbA1c Testi. Açlık kan şekeri testi, kişinin en az 8 saat aç kaldıktan sonra kan şekeri düzeyinin ölçülmesini içerir. Eğer bu değer 126 mg/dL’nin üzerindeyse diyabet tanısı konulabilir. Oral glukoz tolerans testi ise kişinin glukoz içeren bir sıvı içmesinden 2 saat sonra kan şekeri seviyesinin ölçülmesiyle yapılır. Bu test, özellikle gestasyonel diyabet tanısında kullanılır.

HbA1c testi, son 2-3 ay içerisindeki ortalama kan şekeri düzeyini gösterir ve diyabet tanısında yaygın olarak kullanılır. HbA1c değeri %6,5 veya daha yüksekse diyabet tanısı koyulur. Ayrıca, belirtiler gösteren hastalarda rastgele kan şekeri testi de yapılabilir. Yüksek kan şekeri değerleri ve semptomlar diyabeti işaret edebilir.

Şeker Hastaları Nasıl Beslenmeli?

Diyabet hastalarının beslenmesi, kan şekeri seviyelerini dengelemek ve komplikasyonları önlemek açısından büyük önem taşır. Şeker hastalarının beslenme düzeninde karbonhidrat alımı kontrol altında tutulmalı, özellikle rafine şeker ve işlenmiş gıdalardan kaçınılmalıdır. Bunun yerine kompleks karbonhidratlar içeren tam tahıllar, sebzeler ve baklagiller tercih edilmelidir. Lif açısından zengin gıdalar, kan şekerinin daha yavaş yükselmesini sağlar ve diyabetin yönetiminde faydalıdır.

Şeker hastalarının beslenme planında protein ve sağlıklı yağlara da yer verilmelidir. Yağsız et, balık, tavuk, zeytinyağı gibi sağlıklı yağlar, kan şekerini dengelemeye yardımcı olur. Ayrıca, düzenli olarak küçük porsiyonlar halinde yemek yemek ve öğün atlamamak kan şekerini dengede tutmanın bir diğer önemli unsurudur. C vitamini, E vitamini ve magnezyum açısından zengin yiyecekler de diyabetin yönetiminde faydalıdır. Diyabet hastalarının beslenme düzeni, mutlaka bir diyetisyen veya doktor tarafından planlanmalıdır.

Diyabet (Şeker Hastalığı) Tedavi Yöntemleri Nelerdir?

Diyabet tedavisi, hastalığın tipine ve şiddetine göre değişiklik gösterir. Tip 1 diyabet tedavisinde, vücut insülin üretemediği için hastalar yaşam boyu insülin kullanmak zorundadır. İnsülin enjeksiyonları, insülin pompaları veya daha yeni yöntemler olan insülin kalemleri kullanılarak tedavi sürdürülür. Bunun yanı sıra, hastaların kan şekeri seviyelerini düzenli olarak takip etmeleri ve kan şekeri seviyesini dengeleyen bir beslenme ve egzersiz planına uymaları gereklidir.

Tip 2 diyabet tedavisinde ise yaşam tarzı değişiklikleri, beslenme düzenlemeleri ve düzenli egzersiz önemlidir. Bu tür diyabette, insülin direncini azaltan ve kan şekeri seviyesini kontrol altına alan oral diyabet ilaçları kullanılır. İleri evrelerde insülin tedavisi de gerekebilir. Diyabet tedavisinin en önemli unsuru, kan şekeri düzeylerini kontrol altında tutarak komplikasyonları önlemektir. Diyabet tedavisinde hastanın düzenli doktor kontrolü, kan şekeri ölçümü ve tedaviye uyumu büyük önem taşır.